Sevgililer günü dünyanın farklı yerlerinde farklı isimlerde kutlanılan fakat ortak amaç etrafında birleşilen bir özel gün olma özelliğiyle sıradışılığını farkettiriyor. Türkiye'de sevgililer günü, çeşitli Avrupa ülkelerinde Valentine's Day şeklinde adlandırılan bu sembolik gün sevgilimiz ile sevgimizi kutlayacağımız sembolik bir gün olma özelliği taşıyor. Fakat bana öyle geliyor ki, iş bu günü hatırlamakta değil; o heyecanı ve o sevgiyi bir ömür boyu birlikteliğe yayabilmekte ve her günümüzü o sevgi dolu anlar ile geçirebilmekte...
Sevgililer günü demişken, insanı insan yapan duygular arasında yer alan ve sanırım hayatım teme taşı diyebileceğimiz sevgiden, aşktan bahsetmeden de olmaz. Küçücük, bir el yumruğu kadar büyülkülte olan kalbimizin sevgi sınırını kavrayabilmekten gerçekten de zordur. Ona bir sürü sevgi sığdırırız. Ama hiçbir zaman tamam artık burda yer kalmadı dediğini duymayız. Düşünseniz kalbinizin her bir köşesi farklı bir sevgi türüyle dolu. Anne sevgisi, kardeş sevgisi, arkadaş sevgisi, okul sevgisi, hayat sevgisi ve en önemlisi hayat eşi sevgisi... Yani sevgilimize duyduğumuz sevgi... Yani sevgililer gününde sevgilimize duyduğumuz sevgiyi unutmamak, kalbimiz hala atıyor iken çok da zor olmasa gerek.
Aşık olmak ve sevgililer gününde kalbinizin hala attığını farkedebilmek gerçekten de tarifi mümkün olmayan bir duygu. Sevgililer gününde kalbinin attığını farketmek isteyen milyonlarca insan varken bunun bir bilimsel açıklaması var mı diyen diğer milyonlarca insanı da duyabilir gibiyim. Bilim adamları aşık olan insanların salgıladıkları özel bir hormounn olduğunu ve sevgiliyi gördüğünde, özel günlerde bu hormonun hat safhada olduğunu söylüyor. Hatta bu hormonun akıl sağlığı yerinde olmayan hastalarda da aynı seviyede olduğu belirtiliyor. Yani dışarda deli olmayı bekleyen milyonlarca insanla karşı karşıyayız.
Öyleyse bu sevgililer gününde kalbinizin attığını farkedebilmek adına ve kalbinizin sevgiliniz için attığını ona hatırlatabilmek adına, sevgilinize bir süpriz yapın. Yaoabileceğiniz süprizler konusunda diğer yazılarımızı inceleyebilirsiniz...
26 Ocak 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder